Amasra Masaj Salonu

Öneriyi kabul etmeye meyillidir ve bunu meslektaÅŸlarıyla tartışamaz, yoksa onu gitmekten caydırmak için ellerinden geleni yaparlar. Seneler süresince meslek yaÅŸamındaki yükseliÅŸini desteklemiÅŸ, güvenli bir yaÅŸamı seçmiÅŸ olan, risklerden hiç hoÅŸlanmayan karısına da dökemez içini. Hiç kimseye derdini açamaz ve ömrünün en esaslı seçimini yapmak zorundadır. Bu insanın neler hissedeceÄŸini tahmin edebiliyor musunuz?” Hayır, bu ÅŸekilde biri dünyadaki en bir tek insan olamazdı, çünkü o insanı tanıyordu Maria: Kendisiydi bu. Bununla beraber sıkı bir bahÅŸiÅŸ umuduyla, Fransız’a sözde hak verir gibi yaptı; bahÅŸiÅŸi de sahiden koparttı. Ve o günden sonrasında müşterilerini, hissettikleri büyük baskıdan kurtarmanın bir yolunu bulması gerektiÄŸini anladı; Amasra Masaj Salonu

Amasra Masaj Salonu

 

bu, hizmet kalitesini artırır, ek ücret talep etmesinin yolunu açabilirdi. Ruhu gerilimden kurtarmanın, minimum bedeni gerilimden kurtarmak kadar kârlı bulunduğunu anlayınca, tekrar kütüphaneye gitmeye başladı. Aile sorunlarıyla, psikolojiyle, politikayla ilgili kitaplar istedi; kütüphaneci mutluluktan uçuyordu, çünkü büyük şefkat duyduğu ufaklığın ilgisi artık daha ciddi sorunlara yönelmişti. Maria tertipli olarak gazete okumaya başladı, müşterilerinin Amasra Masaj Salonu çoğunun beyaz yakalı bulunduğunu düşünerek iktisat sayfalarını da elinden geldiğince izliyordu. Derhal hepsinin ondan öğüt beklediğini göz önüne alarak, ruhsal yar dım konusundaki kitapları da inceledi. Duygular hak kında çeşitli kitaplar karıştırdı, çünkü tüm müşteriler acı çekiyordu, şu yahut bundan dolayı.

 

Maria saygıdeÄŸer, farklı bir fahiÅŸeydi. Altı aylık meslek hayatının sonucunda, epeyce sadık müşterisi olmuÅŸtu, bu da dostlarında gıpta, kıskançlık, fakat bir yandan da hayranlık uyandırıyordu. Amasra Masaj Salonu CinselliÄŸe eriÅŸince; ÅŸimdiye dek hayatına hiçbir ÅŸey katmamıştı bu: Altı üstü bacaklarını açmaktan, prezervatif takmalarını istemekten, biraz inlemekten (Nyah sayesinde, Maria inlemekle kazancının elli franga kadar artabileceÄŸini keÅŸfetmiÅŸti), su ruhunu birazcık yıkasın diye iliÅŸkiden hemen sonrasında duÅŸ almaktan ibaretti. Hep aynı terane. Öpüşme yoktu – bir fahiÅŸe için öpüşmek, dünyadaki en kutsal eylemdi. Nyah, öpücüğünü yaÅŸamının aÅŸkına saklaması gerektiÄŸini öğretmiÅŸti ona, tıpkı Uyuyan Güzel gibi; onu uykusundan uyandıracak, Ä°sviçre’nin tekrar çikolatalar, inekler ve saatler ülkesine dönüşeceÄŸi peri masalları âlemine götürecekti öpücük.