Amasra Evde Masaj Hizmeti Esra Hanım

Amasra Evde Masaj

Amasra Evde Masaj Miranda bu duruma hiç itiraz etmiyordu. Bazen, meşgul olduğu zamanlar, elini tıpışlayıp uzaklaştırıyordu fakat çoğunlukla bir tek gülümseyerek karşılık veriyor, kimi zaman de başını – bir tek bir dokunuş mesafesi kadar – eğip, yanağını onun avuçlarına bırakıyordu. Yalnız kimi vakit, Miranda, Turner’ın kendine bakmadığını fark etmiş olduğu zamanlarda, özlemle Turner’a bakıyordu. Miranda bakışlarını hep kaçırıyordu ve bunu öylesine hızlı yapıyordu ki, çoğu defa Turner bu anın gerçekleştiğinden emin olamıyordu.

Geceleri gözlerini kapadığında, onunkileri görüyordu. Ve gözlerinde gördüğü mutsuzluk Turner’ın yüreğini burkuyordu. Turner Miranda’nın ne istediğini biliyordu. Basit olmalıydı. İki bayağı sözcük. Söylese ne olurdu? Yürekten olmasa bile, sadece Miranda’yı mutlu görmek için anlatmaya değmez miydi? Bazı zamanlar anlatmaya çalışıyordu, ağzında sözleri şekillendirmeyi deniyordu ve her seferinde boğulacakmış duygusuna kapılıyor sanki boğazcaı sıkılıp nefesi kesilirmiş gibi hissediyordu.

Amasra Evde Masaj

Amasra Evde Masaj Komik olan – onu sevebileceğini düşünmesiydi. Ona bir şey olsa kendini tümüyle yoksun kalmış hissedeceğini biliyordu. Sonra gene, hâlâ Leticia’yı sevdiğini düşünüyordu. Miranda ile ilgili her şeyi çok seviyordu. Tamamı onu sevmekle aynı şey miydi? Ve eğer seviyorsa, bunu iyi mi bilecekti? Bu kere kararlı olmak istiyordu. Bir tür bilimsel bir kanıt istiyordu. Bundan önce bir kez inanarak sevmişti, arzu ile tutku karışımı o baş döndürücü duygunun aşk olması gerektiğine inanarak sevmişti. Başka ne olabilirdi ki? Şimdi daha yaşlıydı. Daha olgundu. Bu iyi bir şeydi, kötü olan insanlara olan güveninin azalmasıydı.

Çoğu süre bu kaygıları başından atabiliyordu. O bir erkekti ve erkekler genel anlamda bu şekilde yapardı. Kadınlar istedikleri her şeyi tartışabilir ve kafalarında evirip çevirebilirlerdi. Turner ise bir mevzu üzerinde bir veya iki kez düşünüp kafa yorduktan daha sonra onunla işini bitirirdi. İşte bundan dolayı, bu problemle baş edemiyor gibi görünmesi canını daha da çok sıkıyordu. Güzel bir yaşamı vardı. Mutluydu. Neşeliydi. Değerli düşüncelerini ve enerjisini kendi kalbinin durumu üzerine kafa yorarak harcamamalıydı. Bu mevzuda düşünmek zorunda kalmadan elindeki nimetlerin tadını çıkarabilmeliydi.